nın Ağ

adı. Sürdüm, ellerim direksiyonu kavrıyor, parmak boğumlarım bembeyazdı. Moto

çevresi için kolay bir hedeftim. Annemin sağırlığıyla alay ediyorlardı; bir haydut saldırısından kalan ve aynı

zlice girip ipek yastıklarının altına kurtboğan otu -kurt adamların nefret ettiği bir bitk

mam onun zalimliğini

m alanında yere yatırdılar. Diğerleri gülerken, o budama için kullanılan gümüş kaplama bir m

saçları ayaklarıma atarak. “

reyerek, çaresiz öfke gözya

O zaman on sekiz yaşındaydı, gü

Lale ve yandaşlarını dizlerinin üze

lara dik dik baktı. “Gö

yet benim üzerimde durdu. Mahvolmuş saçlarımı ve yüzümdeki gözyaşların

elli belirsiz, uğultulu tanıma, Ay Tanrıçası’nın kaderlerimizi birbirine ördüğünü fısıldıy

ir düzenlemeydi. Ama göğsümde açan umuda engel olamadım. Onu uzaktan i

Törenimin gecesi. Aynı zamanda Lale’nin Karan’la ola

bırakarak. Sıkıldığını yazmıştı. Tanıştığı “vahş

kendi kurdum tamamen uyandı. Aramızdaki bağ, o kadar uzun süredir uykuda olan, inkar edilemez, akkor bir bağlantıyla canlandı. Döndü ve gözleri

iydi. Tüm sürünün önünde, önümde durdu ve hay

ni, Serra Vural’ı, eşi

zlü pençelerle göğsümden sökülüyormuş gibi hissettim. Acıdan zar zor

dini kabul ediyorum,”

ontrolün kendisinde olduğunu göstermek için ekledi, “A

lfa, onun soyu… onu bu kadar tamamen reddetmek Tanrıça’n

bir bakış attı. “Emri

di, susturuldu. Ve böylece

a atladı. Çalışma odasının dışındaki koridoru tem

emişti Beta. “Serra ha

a. Bir yedek. Lale bu sürünün ihtiyacı olan Luna. Eğer Serra

umut kırıntısını da nihayet sönd

ana hiç saygı duymamış