yanlardan biri kapıyı açtı, yüzü ifadesizdi.

gibiydi, boğazım sessiz çığlıklardan dolayı acıyordu. Merdivenlerden yukarı tökezledim,

, basit bir duşun rahatlığını, nem ve

ra onu

yordu, o yana bu yana dönüyordu

dığım biyolojik annemden bana kalan tek şeydi. Paha biçilmezdi, tasarımcısı

sıcak bir öfke dalgası beni sardı,

en?" Sesim alçak

lara. Çıkmışsın." Elini ipeğin üzerinde gezdirdi. "Güzel d

yürüdüm, gözlerim elbiseye sab

e bir elbise. Arda ne istersem ödünç alabilece

olarak ne yaptığını bildiğini görebiliyordum. G

semde

redi. "Kaba davranıyorsun. Sad

ın köşesine taktı. İpeğin yırtılmasının o mide bulandırıcı sesini

kırmızı

tu ve yanağına indi. Toka

ral bir şokla büyüdü. Elini yüzüne

un," diye

dım, gözlerim mahvolmuş elbisede

utulmuştu. "Elbette yaptım. Zaten eski bir paçavra. Arda sana yüz tane ye

neler

gözyaşlarını ve yanağında beliren kırmız

öfkeyle titreyerek orada duruyordum; S

sen?" diye kükredi, Se

üzünü onun göğsüne gömerek. "Tek yaptığı

v bakıyordu. "Aklını mı kaçırdın

diye bağırdım, sesim kırıla

yırtığı işaret ettim. "Arda, o elbisenin benim için ne anlama

omzunun arkasından dışarı baktı. "Çok üzgünüm," diye sı

un etrafında sıkılaştı. "Öyle bir şey yap

kumaş, Alara. Sakin ol." Cebine uzandı, cüzdanını çık

n tane al. Umurumda değil. Sade

züne baktım. Hareketinin o r

Annemden kalan tek şey olduğunu anlatırken dinlemişti. Onu sonsuza dek korumak için iklim kon

ımda açtığı o koca deliği düzeltebil

i sadece Selin'e odaklanmıştı. "Ha

ahatlatıcı olduğunu duyabiliyordum. "Endişelenme, seni alışveri

ın üzerindeki siyah kredi kartıyla yaln

Artık sadece elbiseyle ilgili değildi. Her söz, her fısı

lıp ateşe

ldım ve soğuk, berrak bir öfke dalgasıyla ikiye böldüm

O bir canavardı. Ve ben artık