/0/96781/coverbig.jpg?v=dc10a755ec81b3c103c820bf247bc4b2)
kocam Kenan, karnımda taşıdığım canım bebeğimiz
ren'i gölde boğulmuş halde buldu ve titreyen parmağını bana doğrulta
andı. Gözleri buz gibiydi, ailesinin güçlü nüfuzu feryatlarımın zayıf bire
önlenebilir basit bir hastalıktan öldü. Ben daha acımın en taze anlarını yaşarken, Kenan onlara bir çocuk doğurmamı iste
sırıtarak tüyler ürperten gerçeği açıkladığında, tarif edilemez bir adaletsizliğin pençesinde, umutsuzlukla içimde titreyen öfke kıvılcımı
erçek, farkında olmadan bir tanık tarafından duyulmuştu. Bu durum, onun canavar kalbini ortaya çıkaracak ve Karahanlı
lü
ğlıklar
bi kesen tiz, ince bir ses. Kar
irlikte, hasır sandalyede rahat
bir tahtayı tamir ediyordu. Eski sevgi
adı, yüzünde dehşet
! Cere
i düşürdü. On
, karnım gerilmişti, ani ve b
kasındaki ormanı, yola çı
enan
i, yarı çürümüş iskelen
yadı hayvan
arını geçirdi,
nımda, Ceren'in küçük, hareketsiz be
çanağına dönmüş göz
bağırdı, ses
sen ya
e? Hayır, Oya, be
a beni işaret ederek. "Ceren'i Kenan'ın ilgisi için
arpılmış yüzünde
yumuşak olan ifadesi bir
sesi alçak ve
mazdım. Yapamazdım
, bir suçlama seliyle beni b
gevşek Ceren'e bak
gibiydi. O
ru bir a
" dedi, sesi bir zamanlar bildiğim
diye fısıldadım, dün
tladı. Kenan
kolumu çizd
i ama Oya'ya dokunu
bancının yü
gir,
a değildi.
Can'la hayal ettiğim gelecek, taş zem
imkine tercih e
histerik, gözyaşları
atta belki de kötü niy
durdu, kolu titre
kez bil
öyledim. Verandadaydım. Ceren'in an
ası güçlü bir
ârlarım, onun dramatik çaresiz
ırlığı havada asılıydı. Memur
rak. Ama suçlama, boğucu bi
r kazaydı, korkun
nın gözünde, ben çok
GOOGLE PLAY