mıştı: ıstakoz termidor, trüflü risotto, narin bir levrek. Masada Alev'in yiyebileceği tek bir şey bile yoktu. Deni
masanın başındaki sandalyesinde oturd
sesi sahte bir tatlılıkla damlıyordu. "Gel, b
riz, o kadar hak
" dedi Alev,
ızgın olduğunu biliyorum. Ama yemin ederim, Can ve ben sadece arkadaş
maya çalıştı. "Lütfen, yemeğini m
nki yanmış gi
n teatral bir çığlık attı. "Bileğim! Davette
üzerine yürüdü. "Senin derdin ne? B
hissetti. "Can," diye sordu, sesi hafifçe titri
rıltısı gördü. Levrek. Istakoz. Hatırladı. Bir an içi
uttum," di
eni dışarı çıkarayım.
ap veremeden yerden yüksek bir tıkırtı geldi
ş gibi bıraktı. Selin'in yanına koştu,
ıldı. "Can... çok üzgünüm... s
dırdı. "Seni hast
zlerini açtı. Doğrudan Alev'e baktı ve
kazanırım. Her z
, sessiz, tam bir yenilgi gözyaşları. O her zaman, her zaman
Doktor gözlem için geceyi burada geçirmesini istiyor. Düşmeden dolay
se gülünçtü. Ama midesinde soğuk bir korku düğümü sıkıştı. Her şe
Özel kanadın koridorundan aşağı yürüdü ve Selin
in kollarını onun boynuna dolamış, onu bir öpücük i
Can?" diye fısıldad
adar tereddüt etti. "Evet
elin, sesinde zalim bir t
a," dedi Can, sesi dü
hissetti. Hareket edemiyor, nefes alamıyordu. Sadece orada durdu, koridorun gölgele
stırdı. Acı topraklayıcıydı, duygusal bi
aşağı koşarak, onların kahkahalarının

GOOGLE PLAY