ediyordum. Doğruca ana yatak odasına, eski dairemden daha büyük olan giyinme oda

k, ahşap bir

ıpranmış kot pantolon. Beni ilk öptüğü gün üzerinde olan solmuş tişör

yadigârları. Ö

li bir dokunuş gibiydi. Onları oturma odasındaki büy

ve geçmişin küle

yün kokusu ha

essizliği bozdu. İpek sabahlığın

adece bazı eski şey

k yakışmaz." Bana o kadar kolay inandı ki. Beni basit, tahmin edil

, tutuşu sıkıydı. "G

ürükledi. Oradaydı, bir mendille gözlerini siliyord

hıçkırdı. "Sanatımın çöp olduğunu

diye emretti Haka

n burada bile d

r di

m, sessizliğim onun day

. Milyonluk bir anlaşma arıyordu. Bana misilleme vaat e

ayboldu. Bana doğru yürüdü, gözleri parlıyord

şantiyeden kazandığı bir haftalık maaşla alınmıştı. İçinde lokant

eğil," dedim,

mırıldandı, gözleri ona sabitlenmişti. "Senin gibi sö

azit olmayan birini görüy

ensin, Aylin. Sadece he

ise metresi. Onun çarpık dünyasında bu, benim mülk, onun ise

, tırnakları boynumu çizdi,

cir koptu. Madalyon elimden fırladı,

r tabureye takıldı, düşerken keskin bir çığlık at

un görüntüsü, içimden saf bir acı dalgası geçirdi. Dizlerimin üzerine çöktü

n, araması bitmiş bi

n! Bana saldırdı! Kendi kolyesini kırdı

k bileğini gördü. Beni madalyonun kırık

ırtına bul

e tısladı, sesi tehlikeli bir şekild

ısıldadım, sesim boğuk

ni ayağa kaldırdı. "Yalanlarından çok

nenin spa kanadına giden uzun

rek, Aylin. Kuralla

ı alan zaten boğucu bir sıcaklıkla doluydu.

lana kadar orada kalacaksın," dedi camı

rım sızlıyordu. "Haka

ada durdu

imdeki havayı çaldı. Vücudumdan terler

... lü

diğer Hakan'ı, üşüdüğümde bana sarılacak, bundan dehşete düşecek olanı dü

kararmaya başladı. V

aybetmek üzerey

hücum etti, şok e

karanlık bir siluet. "Dersini aldın mı

adece başımı sallayabildim, a

erim," diye nefe

ltısı geçti. "Güzel. Ne kada

hizmetçiye parmağını şıklattı.