kilerek uzaklaştı, keskin
Kaşları önce şaşkınlıkla çatı
. "Hâlâ mızmızlanıyor musun? Sa
dönüştü. "Beni daha kötü bir şey yapmaya zorl
di. Esra'nın nefesi boğazında düğümlendi. Keski
sesi ham, boğuk bir fıs
çalmasıyla kesildi.
men yumuşamış, Esra'ya olan
? Soru
duyabiliyordu. "Can... Korkuyorum. Gök gürültülü bir
n. Telefonu kapattı ve anahtarla
ı, Esra'ya dönd
için koşan, karısı ise evlerinde kırık dökük d
," dedi. "H
miş
k bir gök gürültüsü
çığlık kaçtı. Gök gürültülü fırtınalardan nefr
daya koştu. "Tekinsoy Hanım, iyi misini
kendine sardı
teselli etmek için dünyaları yerind
aynı koruma başka b
dairesinde yankılandı ve Esra yere
ldı, uykusuz ve içi
erden onu nazikçe uyandırdı. "Tekinsoy Hanım, Can B
venlerden bir ha
asalarında, Katya
di Katya parlak, sah
an bir bakış attı. "Kaba olma, Esra. Katya, sen onu üzdükte
"Sorun değil, Can. Ben iyiyim. B
dı, gözleri hayranlıkla dolu
dı, kendisiyle Can'ın bir zamanlar sahip olduklarının çarpık bi
u vızıldadı. B
önce Katya'yı alnından
namadı. Kalkıp gitme
tonunu kaybetmiş, şimdi keskin ve soğuktu.
aki imzaya odaklandı. Can'ın kalın, tan
ukatının hazırladığı. Katya'ya i
tmadan önce imzalaması gereken bir yığın yatırı
şti. Yemi
da oturan kadının tuzağına düşerek, bir iş
bakış vardı. "İstediğim her şeyi yapar. Her şeyi. On
baktı, yüzü boş
" dedi, ses
işti. Bu soğuk, ölü sakinlik onu tedirgin etti. Bir tepkiye iht
ifadesi değişti. Gözleri ani, vahşi bir
!" diye bağırdı, sesi sa
şırtan bir güçle,
venlerin ba

GOOGLE PLAY