neşeli bir gülümseme vardı. Krepleri çevirirken mırıldanıy

i parlaktı. "En sevdiğin yaba

lan bir şefkatle doluydu. Tamamen bir

m," diye devam etti. "Sadece ikimiz. S

im, sesim so

inde asılı kaldı. Bana bakt

yere gitmek iste

bir endişe maskesiydi. Eğildi, yarasız

iyorum," dedi, sesi alçak, yatıştırıcı bir mır

hastanede bana verdiği bakışın aynısıydı. Bu sef

ıraktığı kahvaltıyı yemeye başladım, o

ğime karar vermiş gibi göründü. Gülüms

rarak. "Alışverişe gidelim. Sa

yse arabaya

ten arka koltuk

battı.

dan. "Ve Bayan Koral'ın onun için birkaç şey alması gerekiyo

ndan Cansu'ya kaydı, saklamaya çalı

indim, kendi hayatımın maskaralı

lı mağazalara çekiyordu. Bana elbiseler, ayakkabılar, pırlan

z," diye coşkuyla konuştu b

ümseme başardım. Bana ta

e sabitlenmişti, yüzünde ham bir özlem ifadesi vardı. Zengin bir aileden geliyordu ama Hakan o

takip etti. Yüzünd

k, kadife bir kutuyla ger

ırsızdı, sanki sinirlenmiş gibi. "Bunu bir dene. Bir mü

eğdi. Bu bir yalandı, karısının önünde metresine

rcıklandı. Her şey o kadar sa

an çıktım. Artık ora

valenin arabayı getirme

öşeden ciyaklayarak döndü. Kontrolden ç

dan yeni çıkmış

dehşetle bem

" diye

ey yaptı. Yanımda duruyordu. Beni sertçe itti. Geriy

yapmadı. Yolundan

tıldı, onu araba

e hızlı

nın iğrenç bir sesi. Havada uçtu, kald

nsanlar çığlık atıyordu.

doğal olmayan bir açıyla bükülmüş

arkama, şok içinde donmuş

i, sesi acı dolu bir fısılt

onun yerde kırık dökük yatarken, sade

lan aşk kıvılcımı öldü. So

medim. Ambula

um, hayatımı mahv

amı dönüp

yatımda yankılandı. Elime, yeni derinin

hangi bir yanıktan çok daha k