nim uyuşmuştu, ama tek bir dü

tımı

yorum," dedim,

undan haberi var mı?" diye

azla soru sormasına izin

bir düğün portresi domine ediyordu. Kolu belimdeydi, gülümsemesi

nlarına dikil

ı indirin," dedim hizmetçiye, sesim duygu

la baktı ama d

verandada duruyordu. Gümüş çerçevelerde yakalanmış on yıllık a

nları yuttu. Hiçbir şe

bebek Can'ın bir fotoğrafı. Mükemmel bir aileydik. Çürüme

latacağız, Hale. Her zaman sen ve ben ol

redi. Kerem'd

öne alınabilir. Yar

fotoğrafların külleri

r Arslanoğlu'nun her

deliyordu. Bahçedeki ateşi görd

uzaklaştırdı. "Yaralandın mı? Ne oldu?" Döndü

, kollarından çıktı

umuşadı. Usta bir manipülatörün bakışı. "

stemiyorum," dedim, sesim boştu.

dı. Anlayabileceği ve k

düştü. Beni kollarına aldı ve sanki kırılg

ve evrak çantasınd

ekleyecektim, ama sanırım

ydi. Bana Arslanoğlu Holding'

," dedi, sesi samimiydi. "Bunu yarın gec

Ve sana başka bir sürprizim var.

ktım ve imza çizgisine tek bir gözyaşı damladı.

ı silerek. Beni öptü, ama dudakları buz gibiydi. "Sadec

dı. İçinde iki tane

arken. "Kalp atışlarımızı izliyorlar. Böylece kalbi

adının evinde, başka bi

doluydu. "Ama hâlâ birbirimiz varı

dı. Başımı çevirdim, bir

ak ve nasıl orada durup bana yala

i yuttum. Bir

izdi. Emir kendi elementindeydi, karizmatik CEO. Hisse de

Devi Emir Arslanoğlu, Yas Tuta

ajik bir peri masalı görüyorlardı. B

ofonu aldı. "Ve şimdi,

cuk, sahneye koştu ve Emir'in

ssizliğe

ırdı. "Hale, aşkım, evde bir çocuğun olmasını ne kadar ö

. "O bir yetimhaneden. Düşündü

ım avuçla

evam etti Emir, içimde kopan fırtınadan habersiz. "Adını Cem

ın önünde bana bir hediye olarak sergiliyo

eme yoktu. Kal

a kıpırdandı, bana doğ

yabancı bir ağırlık. Kalabalık "Awww" sesleri çıkardı,

ocuk ha

gür fırladı. Selin'di. Saçımdan bir

dizlerinin üzerine çökerek. "Çok üzgünüm, Hale Hanım!

izliğindeydi. H

mel oynadığı yalana. Dili

ıçkırdı, Cem'in elini tuta

rdı. Selin'in kolunu tutt

sin?" diye tısladı, sesi alçak ve tehlikel

uyordu. Ko

yabileceği kadar yüksek sesle. Onu sürüklemeye başla

anoğlu'nun acımasızlığı hakkı

ve sonra, otomatik pilo

bir koridorda buldum. Sırtı duvara dayalıydı, ama

, aşkım," diye mırı

ma sesinde öfke yoktu. E

aldırdı, bacakları beline dolandı ve onu karanlık bir

istedim, ama küçük bir

ı, yüzü bir sırıt

sonra ayağıma sertçe bastı. Küçük tı

e çektim. Emir ve Selin'in görüntüsü zihnim

nüyordu. Selin peşinden geldi, ruju bulaşmış, diz

üm gücüyle omzumu ısırdı. Ani acı

atmaya

n beni kenara itti, ağla

ana dik dik bakarak. "Hale Hanım, üzgün ol

slaktı. "Belki... belki de onu alıp gitmeli

di, soğuk ve hayal kırıklığına uğramış. "Hale, ken

üme bir tok

dedi, sesi kararlıydı. "Tek

o ve Selin ise "evlat edinme belg

iç oğluyla ya