ısında oturuyordu, ifadesi ciddiydi. Beş yılda pek değişmemişti; hâlâ aynı keski

sadece senin gerçek çalışmalarına dayanarak uydurduğum parlak bir özgeçmiş. Yeni bir pasap

elin. Kulağa tuhaf geliyordu. "Sana n

ahi ol," dedi küçük bir gülüms

sı yaldızlı bir kafesten çok, bir hapishane gibiydi. Lobide be

ok endişelendim." Kolunu tutmay

a almam ge

saklanıyordu. Ona doğru bir göz attı ve dud

lıyordu, tombul kollarını boynuna dolamış, uykulu nefesi ya

öre doğru yürüdü. Demir, alçak, yal

Aslı. Çok üzgünüm. Se

ını, bilinçsiz bedenine okuduğu hikayeleri düşündü. Hepsi bir yaland

de umutlu bir nota vardı. "Özel bi

edi, sesi

"Sadece odamıza gel

odası baştan aşağı değişmişti. Yerden tavana kadar tasarımcı

i, yüzü parlıyord

t gibi. Her zaman nefret ettiği bir desene sahip ipek bir fular

ler vardı. Tokasının yanında hafif bir çizik olan bir e

eriydi. Ona Ceyda'nın

kahkaha kaçtı. "Kurtul

şkın görünüyordu. "Ama..

ıdan duyuldu. "Ceyda annem bunlara

yse öldüren dokuz aylık bir hamilelik geçirmişti. Sayısız uykusuz geceyi onu sal

kötü anne

ında hiçbir güç yoktu. Çocuğu yatıştırıyordu, onu savu

bir pırlanta yüzük duruyordu. Devasa, kusursuz, kal

sesi saygılıydı. "Dünyada sadece

u Demir Alkan, mucizevi bir şekilde iyileşen sevg

üzüğü parmağına

çüktü, parmak

garip. Hastanede biraz kilo almış o

daha zayıftı, beş yıllık hareketsizlikten sonra cılız ve kemikliydi. Y

teni yüzüğün eşsizliğinden, ölümsüz bir

i kadını sevebilen bir adamdı - ya da belki de her kadının temsil ettiği fikri seven bir adam. Onun dehasını ve p

asını kesti. "Eğer şu anda, benimle onun arasında

. Son anlamına gelse bil

açtı ama masadaki telefonu titredi. Ekrana ba

k pırıltısı, sonra bir rahatsızl

edi, çoktan kapıya doğru hareket ed

n durakladı. "Az önce

yayılan boş bir hisle. "

ekledi, sesinde onun tamam

onu hasta eden bir şefkatle öptü

ı aldı. Çöp kutusuna yürüdü ve içine attı. Yumu

çoktan ce