bir sakinlik çöktüğünü hissettim. En kötüsü olmuştu. Nesneleri ve bir yabancıyı ba

n kapısında belirdiler, yüzleri suçluluk ve kafa kar

i tereddütlüydü. Sonunda beni gör

" diye fısıldadı,

Yere baktı. "Ben... isteme

zaman eşyalarla ilgili, değil mi? Kupa, vazo. Peki ya

ocukluğundan beri aynı şiddetli alerjik reaksiyonları geçiren kızı hatır

arı sokmasını? Paris'teki o restorandaki deniz ürünlerini? Oradayd

melleri," diye fısıldadı, gözleri dehşetle açılmıştı. "Unuttum. Dok

ti, acımın kaynağı olmuştu. Ve Ceyda'ya o

adım öne çıkarak. "Tanrım, çok özür d

ir, sesi pişmanlıkla doluyd

ayacakları bir duvardı. Bir özür, dost

çeden öfkeli bir yırtma ve koparma sesi duydum. Her bir hanımel

dım. Kutulara ihtiyacım yoktu. Neredeyse her şeyi geride bırakıyordum. Sadece temel ihtiyaçları ve önemli olan birkaç

duğumuz bu cam ve çelik yapıya, eve baktı

elinde bir pano ile indi. Emlak şirketindendi. De

e dikmek üzere olduğu 'Sa

mir, kapıyı açtığımda

na baktı. "Ben gösterim için burad

il'in sesi inanmazlıkla d

ın?" diye so

Burası bizim de evi

Alin, eğer bu olanlar yüzündense, düzeltebil

lan söyledim pürüzsüzce. "Ankara'ya taşınıyo

," dedi İsmail, sesi

iniz. Hatta size bir arkadaş ve aile indirimi yaparım." Durakladım, kelimelerin batmasına

rine baktılar, aralarında sessiz bir iletişim geçti. Ceyda'nın burada, benim

ümü taradı, kararlılığımda bir çatlak aradı. "Bunu gerçekt

lışılmıştı. "Sadece taşınıyorum. Bunu dostluğumuz