İN AĞ

ase buharı tüten et suyuyla girdi, otların ve kavrulmuş etin kokusu havayı d

usulca, sesi alçak bir mırıltıydı.

yordum. Konaktan gördüğüm görüntüde, Ceren'in onu paketlediğini görmüştüm. Ceren'in Aras'a, "O büyüyen

ta

im. Bir Omega'dan daha değersizdim, sa

oğazıma şiddetli ve kontrol edilemez bir mide bulantısı dalgası yükseldi. Zayıf bacaklarım ti

i ruhumu öksürüyormuşum gibi hissettim, her öğürme bir öncekinden d

rafından endişe doluydu. Kapı kolunu

Ruh Eşi. Bağırmak, ona ne kadar canavar olduğunu söylemek istedim ama

ı hale geldi. Onu görmezden geldim, alnımı yerin se

eyi çeneme kadar çektim. Kurtboğan şiddetli bir ateşi tetiklemişti. Vücudum alev alev yanıyordu, zihn

lerimi kapalı, nefesimi düzenli tuttum. Odad

i kasvetliydi. "Yaşam gücü... zayıflıyor. B

isi göstermesini, zayıflayan Ruh Eşi Bağımız arac

Sadece soğuk, hesa

ı?" diye sordu

lanıyor," diye yanıtladı Metin, sesinde bir on

söyleyeceğim," dedi Aras, sesi düz ve duygus

ümüm, sürüden sempati kazanmak için k

da bir sedirde uyudum. Onu kendi ellerimle besledim. Ailesine olan borcumu ödedi

ğildi. Kendisi içindi.

r canavardı. Ateş şiddetle yanıyordu ama içimde kalbim buza dönmüştü. Benim zayıf, ölme