nın Gö

iz bir hayatta kalma dürtüsü, acının öte

anlamı yok. Hakan benim için fidye ödemez. Beni

de zehir gibi b

ledi, yüzü okunmaz bir gölgeler maskesiydi. Se

dı. Telefonum, hâlâ kot pantolonumu

, parmakları uyluğuma değerken telefonu cebimden çıkardı. Kısa, kazara bir temastı

gözleri ekranı taradı. Titreşim durdu. T

n gelen bildiri

e mesaj, bi

na taşındım. Benim eski

verandada bir çöp torbasın

otoğraf

ımı yumuşak battaniyeler ve kokulu mumlarla dekore ederek geçirdiğim odada. Hakan ona,

r mide bulantısı

tında son bir

lacağım, Ay Tanrıçası yavrumuzu kutsa

ir zamanlar kalbimin old

ntrol edilemez bir enerji dalgasıydı, en derin duygusal ihanetten doğan fiziksel bir ıstıraptı. Kanım kaynıyor gibiydi, tenim ateşli bir sıcaklı

parken iplere karşı çırpındım. "

pler aniden koptu. Vücudum öne, uçur

tusu ve aşağıdaki sivri kayalar

hareket b

atışında kat etti, güçlü kolu belime dolandı ve beni uçurumun kenarın

ğı yerden açığa çıkan tenime bastırılmı

u... her şeydi. Her sinir ucunu şarkı söyleten saf bir enerji akımı. Uykuda ve yas tu

ginliği, kaslarının nasıl sertleştiğ

karışıklığı ve daha karanlık, şiddetle sa

eşimdi. Ama sonra, öfke ondan çekiliyor gibiydi, yerini isteks

Eğildi, yüzü boynuma yakındı. Uzun ve derin bir

, yaklaşan bir kar fırtınasının keskin, soğuk havasıyla karışmıştı. Güçlüydü, sarhoş

iliyordum. Göğsünde alçak, me

an lekesini nazikçe sildi. Dokunuşu artık bir esi

re kilitlendi, ka

n aşağı titremeler gönderen alçak bir mırıltıydı. "Ona g

ılmazdı. "Onu bana getir,

-