şka tek bir kelime etmedi.

uvalet masasının üzerine serdi, tekrar bir araya getirmeye çalıştı ama imkansı

. Onu tamir etmesi için usta bir zanaatkar bulaca

nmış, yüzünde kendini beğenmiş,

lçak bir alayla. "O ve Arda, senin acı çektiğini görmey

," diye cevap verdi Alya, sesi yorgundu. "Sen

i benim. Ve yakında sen tamamen resimden çıkacak

ek için ayağa kalktı a

ttiğini sa

i Alya, sesi tehlikel

nu tuttu. Alya onu, niyet ettiğ

okla büyüdü. Geriye doğru sendelerken, görkemli m

sessiz yalıd

Arda oradaydı, merdivenl

rdı Yakup, onu koll

i merdivenlerden aşağı itti! Dedi ki... seninle

rıklığına uğramış değildi. Bir anlığına Alya onu tekrar gördü; o karanlık, sahipl

ir öfke maskesine dönüştü. "Onu ar

ce," dedi Alya'yı işaret ederek, "ona sonuç

un?" Alya'nı

Yakup, sesi tüyler ürpertici bir şekilde sak

ekiydi. Hep

üyor!" diye bağırdı Alya, korum

basının yanında duruyordu. "Sadece kıskanıyorsun, anne. Bu,

aladı. Savaştı, t

pişman olacaksınız!" diye çığlı

özleri Yakup'un gözleriyle buluştu. İzliyordu, dudak

nu bıra

rparken vücudunda acı patladı. Kulakların

n şey Yakup ve Arda'ydı. Gülümsüyo

ahatsız edici bir mutlulukla doluydu. "Bu da demek o

sı, karanlık onu yutar

paramparça edildi ve yere basıldı. Her şe

hastane yatağında uyandı. Vücudunun her

yandınız. Hepimizi çok korkuttunuz. Kocan

ğirdi. O iyi bir oyunc

diye devam etti hemşire, habersizce. "Diğer genç hanımı

a bu acı bir öksürük olarak çıktı. Tabii ki gi

i. Nerede olduğunu biliyordu. Ku

a iyileşerek geçirdi. Fiziksel acı çok b

boşanma anlaşmasıyla. Bir an bile düşünmeden imzaladı, el

sal, mutlu bir aile gibi görünüyorlardı. Kumsal'ın

de sıktı, derin bir nefes

Yakup'