oğru kısa bir bakış attı. "Biraz fazla su koydu

e içgüdüsel olarak bacak bacak üstün

nin alt metnini hemen anladı; Clayton'ın Yvonne'

on Amca, bu kadar titiz biri olarak, nasıl oldu da ıslak pantolon giydin?" Clayton'ın kend

eden elle tutulur bir gerginlik olmasaydı, Lo

men, Yvonne'u hâlâ sahiplenebi

eydan okumasına hafif bir sırıtışla karşılık verdi. "Ne zamandan beri benim yap

i sohbete soğuk

k arttıkça Yvonne, görünmez

rmızı dudakları sanki az önce öpülmüş gibiydi. Louis'in aklına, belki de Clayton'la yakınlaşt

zleşmek bir seçenek değildi. Bunun yerin

iç utanmıy

ınlara böyle mi davranmayı öğretiyor? Yurt dışında geçirdiğiniz yıllar size hiçb

e Louis'in babası Eric Gibson'ın kendileri

. Clayton onu birçok kritik projeden bile dışlamıştı. Eğer bu eğilim

meye ikna etme çabalarına rağmen, bir kadının kar

rek Louis'e baktı. "Amcana nasıl bö

nde şok ifadesi vardı. Clayton'dan özür mü dileyec

anan konukların dikkatli bakışları altında kendini küçük hissettiğinden, kelimele

dı: "Bekle Clayton, bir gün

utancını yenmek

sı hükmediyordu ve doğal olarak o

kıkırdadı ve "Eric, Louis'in disiplinine daha fa

ı, çenelerini sıktılar ve öfkel

oğrulttu ve "Sen Lawson soyadına leke sürüyorsun!"

ın yanına cesurca girmesi olmasaydı,

i yetiştirdiği iç

dramdan hoşlanan Malinda'ya, en sonunda

en ufak bir üzün

eski erkek arkadaşının nişan

n." Clayton ayağa kalktı ve takım elbisesinin ceketini düzeltti. Bunu

rol etmesini söylemen

i bekletmeyin, yoks

nne'a uymaktan başka

aha fazla dayanamayarak, "Bab

ıyla derin bir sohbete dalmı

da mükemmel bir